E.C.A.
200x200 piksel Reklam Alanı

Tarihi Yapılarda Enerji Kazancı Sağlamak Amacıyla Çatı ve Cephe Bütünleşik Aktif Sistemlerin Kullanımı

20 Aralık 2012 | TEKNİK MAKALE
16. Sayı (Kasım-Aralık 2012)

Nilay Özeler Kanan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü, Enerji Verimliliği Dairesi Başkanlığı, Proje, Ar-Ge ve Eğitim Şube Müdürlüğü
Özet
Çatı ve cephe bütünleşik sistem tasarımı, mimarlara enerji etkin bina tasarımı sürecinde kolaylık sağlayan önemli yapı teknolojileridir. Özellikle yeni binaların yanı sıra mevcut ve tarihi yapı stoğunun enerji kazancı sağlayan sistemlerle yenilenmesi, ulusal ve uluslararası enerji kaygılarına cevap verebilmesi açısından tercih edilen bir durumdur. Ancak yeni binalarda önerilen tasarımların mevcut binalar için, hatta tarihi kimlikle var olan tarihi binalar için ihtiyaca cevap verebilmesi yeni yapılardaki kadar başarılı da olamamaktadır.
Tarihi yapılar, yapım teknikleri, malzemeleri, cepheleri, kültürel kimlikleri ile diğer yapılardan farklı ve en önemlisi dönem yapılarıdır. Dönem yapılarının günümüz yapı teknolojileriyle uygulanabilirliği nedir? Yapı teknolojileri ve malzemeleri, tarihi yapıda nasıl uygulanabilir?.. Bu çalışmayla, günümüze kadar ayakta kalmış tarihi yapılarda enerji kazancı sağlamak amacıyla çözüm olabilecek çatı ve cephe bütünleşik aktif sistemlerin mimari bütünleşme sonucu avantajları ve dezavantajları ortaya konularak irdelenecektir.

1. Giriş
21. yüzyılın ve küresel krizin en önemli problemi enerjidir. Ülkemizde kullanılan enerjinin yüzde 70’i ithal edilmektedir. İthal ettiğimiz bu enerjiyi verimli tükettiğimiz takdirde yüzde 30 oranında kazanç sağlanmaktadır. Türkiye’de enerjinin yüzde 35’i, toplam elektrik tüketiminin ise yaklaşık yüzde 40’ı binalarda kullanılmaktadır [1]. 2001 yılı TÜİK verilerine göre ülkemizde mevcut yapı stoğu 7.838.635’dir. Bu veri 2000 yılından önce yapılan 1984 yılı sayımlarında belirlenen 4.387.971 binanın yüzde 79 oranında artması ile meydana gelmiştir. TÜİK’in 2011 yılı bina sayım çalışmaları devam ettiğinden bu bilgiler güncellenememiştir [2]. Ancak 2008 yılında yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgeleri ile ilgili istatistiklerde, belediyelerce verilen yapı ruhsatı sayılarının 2000 yılında ortaya konan bina sayılarını yakalayamadığı da görülmektedir (Tablo 1). Buna göre, belediyelerce verilen yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgelerinin kaçak yapılaşmanın da bina sayısını artırması nedeniyle henüz yetersiz olduğu da aşikârdır. Buna bağlı olarak 2007 yılında çıkan Enerji Verimliliği Kanunu’ndan sonra, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgeleri alınması sürecinde binaların enerji kimlik belgelerinin istenmesi ile yeni binalar için yapı ruhsatları düzenlenmesi aşamasında, mevcut yapılar için ise yapı kullanma izni verilmesi aşamasında bir zorunluluk olmuştur. Sonuç olarak enerji kimlik belgesinin yeni bir düzenleme olması ve mevcut bina sayılarının fazla olması nedeniyle binalarda enerji, henüz etkin kullanılamamaktadır.

TÜİK ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ortaklaşa düzenlediği 2010 yılı Tescilli Yapı İstatistiklerine göre ülkemizde Sivil Mimari, Dinsel, Kültürel, İdari, Askeri, Endüstriyel ve Ticari Yapı olarak toplam 82.559 tarihi yapı bulunmaktadır (Tablo 2) [3]. Mevcut yapı stoğunun sayıca fazlalığının içinde, günümüze kadar yapısal ve işlevsel varlığını sürdüren ya da sürdürmüş, ancak yenilenmeyi bekleyen tarihi yapılar da bulunmaktadır. Tarihi yapılar mevcut yapı stoğunun yaklaşık olarak yüzde 1.1’ini oluşturmaktadır. Bu binaların çoğu 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyılın başında yapılmış yapılardır. Şehirlerin tarihini, kimliğini belirleyen bu yapılar, korunamamış kültür mirası eserleridir. Tarihi değerlerinin yanı sıra günümüzde yaşanan krize ayak uydurabilmeleri, konfor koşullarına, ısıtma yükü ihtiyacına cevap verebilmeleri için enerji kullanımı konusunda yenilenmeleri gerekmektedir [4]. Ancak günümüzde tarihi yapıların restorasyonu ve renovasyonu sonrasında enerjiyi etkin kullanımı sağlanamamaktadır. 

21. yüzyılda yapılan restorasyon (eski haline getirme) ve renovasyon (yenileme) uygulamalarında da sürdürülebilir anlayışla ekolojik ve enerji etkin tasarlanması ihtiyacı doğmuştur. Ancak bina donanımlarının enerji verimli olması için gelişmiş yapı teknolojilerinden yararlanmak gerekmektedir. Bu teknolojiler bina formuna, kimliğine, dış görünüşüne olabildiğince binanın bütününü bozmayacak nitelikte kullanılmak zorundadır.

Bundan 15 yıl öncesine kadar tarihi yapıların yapı elemanlarında, onarım sırasında problemler yaşanmaktaydı. Günümüzde ise tıpkı yeni ve mevcut binalarda uygulanan bütüncül tasarım düşüncesi, bu teknolojilerle yapıda bir bütün olarak uygulanmaktadır. Bu tür bir yapım süreci, düşük enerji tüketimli ve kaliteli iç ortam değerleri ile meydana gelen yüksek enerji performanslı yeni ve eski binaların bütünleşik tasarım sürecini de ortaya koymaktadır [4].

Tarihi yapıların neredeyse tamamı, pasif tasarım ilkelerine uygun olarak tasarlanmıştır. Ancak günümüzde konfor koşullarının değişmesi, gelişen teknoloji, bu tarihi yerlerin eski durumlarıyla kullanılmasını engellemektedir. Bu nedenle yenileme aşamasında enerji kazancı sağlamak amacıyla aktif sistemlerin bina ile bütünleşik olarak tasarlanabilmesi ile tarihi yapıya zarar vermeyen teknolojiler makûl parametrelerde ihtiyaca cevap verebilmektedir.

Tarihi yapılarda yenilenebilir ve temiz enerjili bütünleşik sistem teknolojilerini tanıyabilmemiz için öncelikle bina bütünleşik sistem tasarımı kavramını açıklamak gerekmektedir.

2. Bina Bütünleşik Aktif Sistemler
Bina Bütünleşik Sistem Tasarımı, mimari tasarım sırasında sürece dâhil edilmiş olup, binanın formuna ve planlamasına yön veren bina pasif tasarım sistemleri ile bütünleşik çalışması ve elde edilecek olan enerjinin maksimum seviyelere yükseltilmesi hedeflerine yönelik olarak yapılan tasarımdır [5].
Bina Bütünleşik Sistem Teknolojileri de yapıda kopuk, monte bir sistem olarak değil, bütünleşik olandır. Mimarın tasarım süreci içinde tercih ettiği, binada renk, malzeme, boyut ve sunum açısından iyi cepheler sağlayabildiği, iyi mühendislik çözümlerinin uygulanabildiği, yeni teknolojilerin ve malzemelerin (inovatif, smart malzemeler) kullanılabildiği, en önemlisi enerji kazancı sağlayabildiği bütünleşik sistemlerdir [5].
Bu doğrultuda yapıda öncelikle enerji kazancına ve ihtiyacına yönelik aktif sistem ve teknoloji türlerine baktığımızda;

2.1. Bina Bütünleşik Aktif Enerji Sistemleri

2.1.1. Bina Bütünleşik Güneş Pilleri (BBGP)

Bbgp teknolojisi, güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren güneş pillerini kullanır ve bina bütünleşik sistem tasarımı ile kendisini ortaya koyar. Bina bütünleşik güneş pili yapı elemanları, 1990’larda piyasaya çıkmış ve tasarımcılardan oldukça talep görmüştür. Geçmiş yüzyıla göre hem yeni binalarda hem de yenilenen binalarda enerjinin etkin olarak kullanımına imkân vermiştir ve geliştirilmiş teknolojilerle hala vermektedir. Zaman zaman çok fonksiyonlu yapı elemanı iken çoğu zaman da yapı kabuğunun kendisi olmaktadır. Bu sistemler ana enerji şebekelerine bağlanabildiği gibi, bağımsız sistemler olarak da çalışabilmektedir [6].
Mimari bütünleşik yaklaşım ile BBGP, estetik kaygılara cevap verebilmesi; kolayca uygulanabilmesi ve daha az pahalı maliyetlerde yapılabilmesi; çatı ya da cephede alternatiflerinin çok olması; kesintisiz performans gösterebilmesi; mevcut ve eski binalara renovasyon ve restorasyon kararları ile uygulanabilmesi; kapalı gridler şeklinde monte edilerek geometrik uygulama kolaylığı sağlayabilmesi nedenleriyle tercih edilmektedir.

2.1.2. Bina Bütünleşik Kolektörler (BBK)
Kolektör elemanı ile güneş enerjisini ısı enerjisine dönüştürerek kullanmaktadır. Kolektör teknolojisinin geliştirilerek binalarda bütünleşik olarak tasarıma girdi sağlayan sistemlerdir. BBGP/K, güneş enerjisi ile ısıtma ve soğutma yapılabilmesi; sıcak su sağlayabilmesi; güneş pilleri ile birlikte modüler olarak uygulanabilmesi nedeniyle yeni ve işlevli bir sistemdir. (Bkz.2.1.3. Bina Bütünleşik Güneş pili/kolektör (BBGP/K)).

2.1.3. Bina Bütünleşik Güneş Pili/Kolektör (BBGP/K)
Bu sistem kolektör sisteminin ve güneş pili sisteminin benzersiz birleşimi olan bir sistemdir. Bu birleşim, geleneksel güneş pillerinin elektriğe çevirdiği yüzde 10-20’si güneş ışığını, ışınım kayıplarını engelleyerek ve geri kalan yüzde 80-90 güneş ışığını da ısıya çevirerek kullanmaktadır [10].
Güneş pillerinin ideal çalışma sıcaklığı 25 °C ve altı olarak hesaplanmaktadır. Ortam sıcaklığı 25 °C olan bir bölgede çalışan güneş pili 45 °C’a çıkmaktadır. Bu durum karşısında hem güneş pillerinin elde ettiği bu ısıdan faydalanmak ve hem de güneş pilini soğutmak amacı ile hibrit sistemler geliştirilmiştir. Bu sayede hem elektrik, hem de sıcak su veya hava sağlanmış olmaktadır. Bir yandan güneş pilinin soğutulması ile verim artışı sağlanırken, diğer yandan ısı enerjisi kullanabilir bir hal almaktadır [11].

2.1.4. Bina Bütünleşik Rüzgâr Türbinleri (BBRT)
Bina bütünleşik rüzgâr türbinlerinde esas olan, mimari tasarımın rüzgâr enerjisi kullanımını temel almasıdır. Diğer bir deyişle, rüzgâr enerjisi etkin tasarım fikri temel alınmıştır. Bina mesnetli ve bina mesnetsiz olmak üzere iki temel sınıfta incelenen bina bütünleşik rüzgâr türbinleri, mimari tasarım sırasında sürece dâhil edilmiş olup, binanın formu tarafından desteklenerek rüzgârın yönünü, hızını ve yoğunluğunu değiştirmek veya artırmak suretiyle, elde edilecek enerjinin maksimum seviyelere yükseltilmesi hedeflerine yönelik olarak tasarlanan türbinlerdir [13].

2.2. Tarihi Yapılarda Bütünleşik Aktif Enerji Sistemleri
Tarih, insanların büyük çoğunluğunu etkileyen, geçmişin bilinçlerde kalan olay ve durumlarıdır. Tarihi mekân/yapı/eser ise bu olay ve durumların yaşandığı yer ve insanların zihninde kalan asıl parçalardır. Bir kültürel mirasın tarihinin olup olmadığı bazı niteliklere göre anlaşılmaktadır. Bunlar; tarihi yapının yaşı (yapım yılı) nedir? Nadiren bulunan bir eser midir? Örnekleri var mıdır? Ya da örnekleri varsa diğerlerinden farklılık yaratan özellikleri nelerdir? Ünlü insanların hayatlarıyla bağlantılı mekanlar/yerler midir? Ve tarihi olaylarla bu mekanların ilişkisi nedir? soruları ile kesinleştirilebilmektedir [4].
Tarihi yapıların yeni işlev verilerek oluşturulan kimlikleriyle, günümüz teknolojik ve enerji ihtiyaçlarına cevap verebilen yapılara dönüştürülmesi, gelişmiş dünya ülkelerinin sürdürülebilir politikalarla desteklediği teorik ve uygulama çalışma alanlarından biridir. Mevcut yapılarda enerji kazancı sağlayacak şekilde yapı onarımlarının dışında tarihi yapılarda enerji kazancı sağlanması kültürel kimliğine sahip çıkan ve kültürün sürdürülebilirliğini isteyen tüm toplumlarda kabul görülmektedir [4].

Bundan dolayı tarihi yapıların restore edilme süreçlerinde enerji kazancı ve daha az CO2 salımını sağlamaya yönelik aktif enerji sistem teknolojilerini kullanarak tarihi yapı ile bütünleşik olarak yapılan renovasyon çalışmaları hız kazanmaktadır. Yenilenen yapı geleneksel malzeme özelliklerini korumanın yanı sıra daha az CO2 salımı, daha fazla enerji verimliliği şartlarını sağlayabilmektedir [4].

Tarihi yapının enerji sistemleri ile yenilenmesi sırasında enerji verimliliğini sağlamak için sistemin konumu-yönü ve mimari uygulama kararlarının yanı sıra yaklaşık 25 yıllık malzeme ömrü boyunca malzemenin bakımı sağlanmalıdır [4].

2.2.1. Çatı Bütünleşik Aktif Sistemler

Reichtag Almanya Parlamento Binası
Malzeme: Ağırlıklı olarak kumtaşı ve granit taş malzeme kullanılmıştır.
Konum: 13:22 Doğu boylamı, 52:31 Kuzey enlemidir.
Mimari: Doğrusal planlı tek nefli kilise düzenini andırmaktadır. 46 metre yüksekliğinde dört kule ve 137 metre genişliğinde yapı uzunluğuna sahiptir.
Enerji Kazancı: Reichstag Parlamento Binası, Almanya’da yangın geçirmeden önce önemli tarihi binalar arasındaydı. Ancak restore edilmesiyle hem önemli hem de örnek bir bina olarak tüm dünyada düşük enerjili-çevre dostu tarihi bina olarak anılmaktadır. Reichstag binası jeotermal enerji, doğal havalandırma, doğal aydınlatma ve aktif güneş enerji sistemlerinden entegre güneş pillerini kullanmaktadır. Teras çatı zeminine yerleştirilen 100 adet PV paneli yaklaşık olarak 40 kw enerji sağlamaktadır
Berlin’de yazlar çok sıcak, kışlar ise çok soğuktur. 1960’larda binayı hem ısıtmak hem de soğutmak için kullanılan fosil yakıtlar 7,000 ton CO2 salımının olduğu sinyalini vermekteydi. Buna göre fosil yakıt yerine biyoyakıtlar tercih edilmiştir. Bu sayede yıllık 400 ton CO2 salınım ölçüm değeri sağlanmıştır [14].

Dunster Kalesi
Malzeme: Parlak kırmızı kumtaşı malzemedir.
Konum: 3:26 Batı boylamı, 51:10 Kuzey enlemidir.
Mimari: 1000 yıllık bir geçmişe sahiptir. 1066 yılında inşa edilmiştir.
Enerji Kazancı: Minehead yakınlarında yer alan Dunster Kalesi’nin teras çatısına 24 adet PV panel ile yapılan enerji yenilemesi, iki ailenin günlük enerji tüketimini karşılayabilecek kadar enerji üretmektedir. Yılda 3,000 kg CO2 salımını engellemektedir. Karbon geri salınım değerleri 4 yıl içinde kendini “0” değerine indirmektedir. Dunster Kalesi, enerji etkin bir tasarıma dönüşmesi, su tüketiminin azaltılmasıyla, geri dönüşümü ve yeşil ulaşım düzenleriyle İngiltere’nin en yeşil kalesi olmaktadır. Çatıyla bütünleşik kurgulanan fotovoltaik paneller, en az 30 °’lik bir eğimle yerleştirilmiştir. Fotovoltaik panellerin cephede yaratacağı görsel kirlilik düşünülerek, yatayda özellikle görünmeyen kısım olan çatı bütünleşik PV sistemler kurgulanmaktadır. Dunster Kalesi, enerji ihtiyacına karşın çözüm bulunmuş iyi bir örnektir [15].
Mecklenburg-Vorpommern-Almanya’da Bir Kilise
Kilise çatısı, 88 adet monokristal modül çatı güneş kiremidi ile yenilenmiştir. Dikkatlice planlanmış 50 m2 PV çatı sistemi, iyi bir planlama ile modül alanlara gölge düşürmeden enerji verimliliğini sağlamaktadır [17].

Kynance Koyu Kafesi
Malzeme: Herhangi bir bilgi bulunamamıştır.
Konum: 5:13 Batı boylamı, 49:58 Kuzey enlemidir.
Mimari: Herhangi bir bilgi bulunamamıştır.
Enerji Kazancı: Kafenin çatı kiremitleri, özel yapım PV güneş kiremitleridir. Her biri minyatür güneş panelleridir. Kynance Kafe enerji yenileme çalışması National Trust organizasyonunun ilk PV güneş kiremitleriyle çatı bütünleşik uygulamalarıdır. Kafe ve kulübe çatılarında toplam 564 güneş kiremidi, yıllık 5000 kws’ten daha fazla elektrik üretebilmektedir ve 2,150 kg CO2 salımını engellemektedir.
Ayrıca yenileme çalışmasında su, plastik, cam, kağıt ve alüminyum konserve kutu atıklarının yüzde 40’ının geri dönüşümü sağlanarak 1 ton geri dönüştürülen kağıttan 19 ağaç, 32.000 litre su ve 4200 kws elektrik kazancı sağlanmaktayken, 1 ton camdan 1.2 ton hammadde ve 150 litre petrol kazancı sağlanmaktadır [18].

2.2.2. Cephe Bütünleşik Aktif Sistemler
Ales-Fransa Turist Ofisi
Malzeme: Taş malzemedir.
Konum: 4:4 Doğu boylamı, 44:7 Kuzey enlemidir.
Mimari: 11. yüzyılda inşa edilen kilise kalıntısı Ales şehir belediyesi tarafından turizm ofisine dönüştürülmek istenmiştir. Yapı cephesinde her biri 6 metre genişlikte, yaklaşık 5 metre yüksekliğinde olan 3 kemerli taşıyıcı sistem bulunmaktadır.
Enerji Kazancı: Her bir kemer boşluğuna bütünleşik PV tasarım uygulaması yapılmıştır. PV cephenin arkasına aralarında 11 cm hava boşluğu kalacak şekilde çift cam uygulaması yapılmıştır. Yapı, hava boşluğu ile yazın havalandırılmakta, kışın ise ısıtılmaktadır. Estetik kaygılar nedeniyle seçilen yarı şeffaf paneller, kahverengi yansımayı önleyici bir kaplama ile kaplıdır. Güneydoğu yönünde yerleştirilen 100 m2 alanlı cephe bütünleşik PV paneller, 9.6 kwp=6000 kwh enerji üretebilmektedir. Toplam maliyeti 159,746.24 TL’dir [21].

3. Sonuç
21. yüzyıl problemi olan “enerji” ihtiyacına birçok çalışma alanında sürdürülebilir toplum adına uygulamalar devam etmektedir. Binaların yapı yaşam döngüleri için ne kadar enerji tüketimine neden olduğu da bilinmesi ile kültürel kimliklerin sembolü olan tarihi yapıların yapı yaşam döngüsünün küresel enerji probleminin dışında tutulması da imkânsızdır. Tarihi yapılar, mevcut yapı stoğunun içinde sayılan, kendine özgü geleneksel malzeme, tarih, kimlik, mimari özellik barındıran yapılar olup, konunun uzmanlarından oluşan ekipler tarafından restore edilmektedir. Restorasyon ve sonrasında renovasyon aşamalarında yapıların karakteristik özelliklerine, optimum konfor koşullarına, tarihi yapının inşa edildiği yıldaki pasif tasarıma yön veren iklim koşullarına ve yeni bir fonksiyonel mekana uygun, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan bina bütünleşik aktif sistemlerle enerji kazancı sağlanabilmektedir.
Pasif tasarım yapı, yöresel mikroklimatik koşullara uygun, pasif tasarım kriterlerini dikkate alan, geleneksel malzeme ile yapılan ve CO2 salımı en az düzeyde olan yapıdır. Bu yapılara sonradan eklenen ısıtma ve soğutma sistemleri çevreyi kirletmekte, CO2 salımını artırmaktadır. Buna göre, tarihi yapılar için yeni bir konu olan enerji kazancı sağlamaya yönelik renovasyon uygulamaları, çağın enerji krizine, küresel ısınmanın azalmasına çözüm bulacak bir başka çalışma alanıdır. Tarihi yapıyı bozmayacak, restorasyon kararlarında tasarıma girdi verebilecek, yapıya monte edilmesinin yanı sıra bütünleşik kurgulanabilecek enerji kazancı sağlayan aktif enerji sistemleri, günümüzde restorasyon çalışmalarında kabul görmektedir. Tarihi binalarda uygulanan enerji kazancı sağlayan bina bütünleşik aktif sistemlerin, uygulama sırasında ve sonrasında avantajları olduğu kadar dezavantajları da bulunmaktadır [4]. Bunlar;

Avantajlar:
Sosyal:
a) Tarihi mimari miras, toplumun kültürel kimliğinin devamlılığını sağlayarak, insanları birarada milli beraberlik duyguları ile birleştirir.
b)    Arkeologlar, mühendisler, sanat tarihçileri ve mimarlar arasında disiplinlerarası işbirliği sağlar.
c) Yapılan örneklerle kamuoyunda arz oluşturur, kullanıcıları bilinçlendirir.
d) Kent planlamasına, eski tarihi doku mekânsal kurgusunun yaşatılmasına katkıda bulunur.
Ekonomik:
a)    Yapı yükünü artırıcı etkileye sahip değildir.
b)    Onarım sonucunda yapı yaşamının devamlılığını sağlayarak, yüksek maliyetli yeni bina yapılmasını engeller.
c)     Bütünleşik güneş kolektörleri maliyeti: Özellikle binanın geleneksel cephesinin yerine uygulanan camsız hava kolektörleri düşük maliyetlidir. Bu durumda ekstra maliyetler sadece yaklaşık 60 TL/m2 olacaktır. Camlı hava kolektörlerinde ise yaklaşık 1.050 TL/m2dir [18]. Bütünleşik fotovolatik maliyeti; Standart bir modülün yatırım maliyeti yaklaşık 14.350 ile 19.200 TL/kWp arasındadır (güç dönüştürücü, kurulum ve vergi gibi bileşenler dahil). Özel detay çözümler için maliyet 43.000 TL/kWp’a kadar çıkabilmektedir [19].

Çevresel:
a) Geleneksel ve doğal malzemeyle inşa edilmiş tarihi yapıların CO2 emisyon değeri düşükken, bütünleşik aktif sistem teknolojilerinin yapıya uygulanmasıyla da CO2 emisyon değeri seviyesi temiz enerji kullanımından dolayı daha da azalacaktır.
b)    Bütünleşik aktif sistem teknolojileri aydınlatmada, ısıtma ve soğutmada, iç ortam hava kalitesinde, geridönüşebilir malzemelerde ve enerjinin etkin kullanılmasında uygun değerlere ulaşmamızı sağlamaktadır. Böylelikle sağlıklı iç mekan ve dış alanlar yaratılabilecektir.

Dezavantajlar:
a) Tasarım, malzeme ve işçilik maliyetleri yüksektir.
b) Tasarım ekibinin doğru bir uygulama sonucu elde etmesi için daha çok enerji simülasyonu ve test yapmasını gerektirir.
c) Tüm Avrupa ve dünya ülkeleri için alınabilecek standartlar yoktur. Her ülke kendi kültürel taşınmaz varlık mirası için koruma planları ve yenileme projeleri geliştirmelidir.
d)    Restorasyonu ve yenileme projesi yapılan tarihi yapıların yeni teknolojiyi uygulama sırasında kopan, kırılan parçalarının yerine iyileştirme yapmak mümkün değildir.
e)    Kolektör ve güneş pili sistemlerinin çalışmasını sağlayan yan donanımların görsel kirlilik oluşturmaması için yapının neresinde konumlandırılacağı kararı zor olmaktadır.

Kaynaklar
[1].   “Binalarda Enerji Verimliliği” Eki, Yapı Dergisi 2009/337 Aralık, 6-7

[2].  http://www.tuik.gov.tr/Kitap.do?metod=KitapDetay&KT_ID=9&KITAP_ID=64 [TÜİK, Bina Sayımı 2000, TÜİK Yayınları:2471, 3, (2001)].

[3].   http://www.kulturvarliklari.gov.tr/belge/1-42957/tescilli-yapilar.html

[4]. Ayçam, İ. ve Özeler Kanan, N., “Tarihi Yapılarda Enerji Kazancı Sağlamaya Yönelik Renovasyon Uygulamaları”, Uluslararası Sürdürülebilir Yapılar Sempozyumu Bildiri Kitabı, Ankara, Türkiye, 289, (26-28 Mayıs 2010).

[5]. Özeler Kanan, N., “The Use of Building-Integrated Active Systems in Order to Provide Energy Gains in Historic Buildings”, Ecocity 2009 Papers Book, İstanbul, Turkey, 306-318, (13-14-15 December 2009).

[6]. http://www.wbdg.org/resources/bipv.php

[7]. http://www.solarwatt.de/en/examples/commercial_customers/

[8].  http://www.samynandpartners.be/
[9]. http://www.heliopan.com.au/downloads_files/Heliopan_BIST_Brochure.pdf

[10].  http://www.solenza.co.nz/Solutions/bipvt.htm

[11]. http://www.gunessistemleri.com/pvthibrit.php

[12]. http://mediarelations.concordia.ca/pdf/Solar_PanelsENG.pdf

[13]. http://www.emo.org.tr/ekler/975727c448e45ab_ek.pdf?dergi=4
[14]. http://www.fosterandpartners.com/content/essays/Reichstag%20Energy%20Story.pdf

[15]. http://www.nationaltrust.org.uk/main/w-energy-report-2010.pdf

[16]. http://www.nationaltrust.org.uk/main/w-chl/w-countryside_environment/w-climate_change/w-green_living/w-green_my_house/w-green_my_house-trust/w-green_my_house-trust-case.htm#dunster

[17]. http://www.pvresources.com/en/rooftile.php (http://www.pfleiderer-dach.de/)

[18]. http://www.kynancecovecafe.co.uk/green.htm

[19]. http://www.zukunft-haus.info/de/projekte/erneuerbare-energien/beispiele-wohngebaeude/coswig-gartenstrasse.html

[20]. New4Old work package 4.1 Technical guidelines for building designers, (January 2009).

[21]. http://www.pvdatabase.org/projects_view_detailsmore.php?ID=126

[22]. http://www.tenesol.co.za/references/grid-public-sector-tourist-office-ales-france
 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

Yeşil Binalar Pazarı ve Sürdürülebilir Finansman Araçlarının Dönüştürmede Gücü

Sürdürülebilir finans, çevresel, sosyal ve yönetişim (Environmental, Social and Governance-ESG) kriterlerini iş veya yatırım kararlarına entegre eden ...
27 Eylül 2024

Karbon Ayak İzi Hesaplama: Şirketler için Avantajları

Günümüzde çevresel sürdürülebilirlik uygulamaları her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. İklim değişikliği, doğal kaynakların azalması ve çevresel ...
27 Mayıs 2024

Çevresel Bilinçle İnşa Edilen Miras: YEŞİL BİNALARIN ÖNEMİ

Yeşil bina kavramının sürdürülebilirlik ve çevre dostu mimari açısından önemi ele alınmaktadır. Geleneksel binaların çevreye olan etkileri ve yeşil bi...
2 Mayıs 2024

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • DoÄŸalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • Ä°klimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.