EKOMİM, Yapı Fiziğinin Tüm Alanlarında Hizmet Veriyor

20 Aralık 2012 | SÖYLEŞİ 16. Sayı (Kasım-Aralık 2012)

Bina enerji modelleme ve simülasyonları ile enerji etkin/ekolojik tasarım geliştirmede, ulusal ve uluslararası çok sayıda deneyimi olan ve Yeşil Bina tasarım sürecine başta enerji verimliliği olmak üzere yapı fiziğinin tüm konularında destek veren Ekomim Ekolojik Mimarlık Hizmetleri, binaların ilk yatırım maliyetini artırmadan, maksimum enerji verimli ve maksimum konforlu olacak şekilde tasarlanmasını sağlıyor. Ekomim’in kurucusu ise İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Yılmaz... Yılmaz’dan hem Ekomim hem de sürdürülebilir binalar konusunda bilgi aldık. Hoca, “Ön şart, bütünleşik tasarım ve yapım sürecinin izlenmesidir!” diyor...
EKOMİM Ekolojik Mimarlık Hizmetleri, Türkiye’nin ilk Enerji Teknokenti’nde ulusal ve uluslararası düzeyde Yeşil Bina, enerji verimliliği, enerji modelleme, fizibilite, günışığı, konfor, akustik, devreye alma gibi konularda farklı disiplinlerden profesyonel uzman ekibiyle hizmet veren bir İTÜ Teknokent firması... İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Yılmaz tarafından kurulan Ekomim, Türkiye’nin farklı iklim bölgelerinde bina enerji performansı iyileştirme stratejilerinin uygulamaya yönlendirilmesi, farklı iklim bölgeleri için ekolojik Yeşil Bina tasarım ilkelerinin belirlenmesi ve Yeşil Bina prototiplerinin geliştirilmesi, bina enerji sertifikasyonu için ulusal hesaplama modelinin inşaat sektöründe kullanılmak üzere geliştirilmesi, Yeşil Bina sertifikalandırmada da kullanılabilecek dinamik performans modellemesi ve yenilenebilir enerji sistemlerinin mimariye entegrasyonu konularında ciddi çalışmalar yapıyor. Bugüne kadar önemli projelerin içinde yer alan Ekomim ve sürdürülebilir binalar konusunda görüşlerini aldığımız Prof. Dr. Zerrin Yılmaz, “Enerji verimliliği analizleri doğru yapılmamış bir binanın yeşil sertifika alması mümkündür; ancak Yeşil Bina olması çok zordur” uyarısıyla söze başlıyor. Günümüzde, çevreye duyarlı Yeşil Binalara olan ilginin giderek arttığını ifade eden Yılmaz, bununla birlikte bazı hatalara düşülmemesi gerektiğini de vurgulayarak şu yorumlarda bulunuyor:

En önemli madde “Enerji”
“Yeşil Bina değerlendirme sistemlerinde en önemli madde ‘enerji’dir ve toplam kredi içerisinde en büyük paya enerji verimliliği kredisi sahiptir. Çünkü bilinmektedir ki, binalarda kullanıcı konforunu temin etmek için ısıtma, soğutma, havalandırma ve aydınlatma amacıyla harcanan enerji, dünyadaki toplam enerjinin hemen hemen yarısı kadardır ve toplam karbon salımının üçte biri ve hatta daha fazlasından binalar sorumludur. O nedenle diyebiliriz ki Yeşil Bina için yerine getirilmesi gereken ilk şart, binanın enerji verimli olmasıdır. Yeni yapılacak binaların sürdürülebilirlik kriterleri hedeflenerek yüksek performanslı tasarlanması, mevcut binalarda ise yapılacak performans iyileştirici çalışmalar, en az enerji tüketimi ile en üst düzeyde kullanıcı konforunu sağlayacak, sağlıklı yaşam alanları sunacaktır. EKOMİM, ısıl, görsel ve işitsel konfor koşullarını en üst düzeyde sağlamak kaydıyla gerekli analizleri yaparak, bina enerji verimliliğini artırmak üzere mimari, mekanik ve aydınlatma sistemi tasarımcılarını yönlendirecek önerileri, detaylı modelleme ve simülasyonlara dayalı olarak geliştiriyor. EKOMİM bu konu alanı içerisine giren tüm disiplinleri ve uzmanları birarada barındıran Türkiye’deki en yetkin ekibe sahip...”

Yatırım maliyeti artmadan, yüzde 80 verimlilik mümkün
“İlk yatırım maliyetini artırmadan enerji verimliliğinde yüzde 80 artış çok olağandır. Maliyet, inşaat sektöründe ekonomik sürdürülebilirlik açısından çok önemlidir. Bu nedenledir ki, Binalarda Enerji Performansı Avrupa Direktifi (EPBD)’nin 2010’da çıkan yeni sürümü enerji verimliliği artırma önlemlerinde maliyet optimizasyonu koşulunu da getirmiştir. Ayrıca Yeşil Binaların yüksek maliyetli binalar olduğu algısı yanlıştır. Maliyet dahil, konfor ve enerji verimliliği analizleri uzmanları tarafından bilinçli olarak doğru zamanda yapılıp tasarımcılar doğru yönlendirilirse, Yeşil Binanın standart binadan daha pahalı olma olasılığı neredeyse sıfırdır. EKOMİM, sürdürmekte olduğu tüm enerji verimliliği iyileştirme çalışmalarında maliyet optimizasyonunu da dikkate alan detaylı fizibilite çalışmaları yaparak hizmet sunuyor. Bu detaylı çalışmalarla ilk yatırım maliyetini gereksiz yere artırmadan yüksek enerji verimli binalar yapmak mümkün oluyor. Örneğin, EKOMİM’in mimari ve mekanik tasarımın tüm evrelerinde etkin olduğu büyük bir fabrika binasında, ilk yatırım maliyetini artırmadan bina enerji verimliliğinde yüzde 80’e yakın iyileştirme elde edildi...”

Bütünleşik tasarım zorunlu bir süreç olmalı
“Bütünleşik tasarım Yeşil Bina tasarımı için zorunlu bir süreç olmalı... EKOMİM, modelleme desteği ile tüm tasarım ekiplerine entegre olunduğunda, çok büyük binalarda dahi yüzde 80’lere yakın enerji verimliliği iyileştirmesi olabileceğini kanıtlamıştır. Binaların çevreye verdikleri zararların günümüzde tehlikeli boyutlara ulaşmasıyla tüm dünyada az kaynak tüketen, konforlu ve sağlıklı, yüksek performanslı Yeşil Binaların yapımı kaçınılmaz olmuştur. Yüksek performanslı binalar için ön şart ise kesinlikle bütünleşik tasarım/yapım sürecinin izlenmesidir. Bina tasarımı ve yapımında etkin olan tüm tasarım grupları, danışmanlar ve yatırımcı, zorunlu kesişim noktaları dışında, birbirlerinden bağımsız kararlar aldıkları sürece ortaya çıkan ürünün Yeşil Bina kriterlerinin tümünü sağlaması olanaksızdır. Tasarım kararlarının gözden geçirilmesi ve başa dönülmesi de önemli ölçüde işgücü, para ve zaman kaybıdır...”

Simülasyon ile gerçek Yeşil Bina hedefine ulaşılabilir
“Gerçek enerji verimli ve yüksek performanslı binaların tasarımı ve yapımı, öncelikle bina tipolojisine ve tüm çevresel etkenlere bağlı olarak ulaşılması mümkün olan hedeflerin doğru belirlenmesine ve tüm tasarım ekiplerinin ve danışmanların bu hedeflere yönelik olarak en az işgücü ve zaman kaybıyla eşgüdüm içerisinde çalışmasına ve tasarımın her aşamasının detaylı performans simülasyonlarıyla test edilmesine bağlıdır. Aksi durumlarda hedeflere ulaşmaktan söz etmek mümkün değildir. Verdiğimiz simülasyon hizmetleri, bütünleşik tasarımla birlikte yürütüldüğünde sadece yeşil sertifikalı değil, yüksek enerji verimli gerçek Yeşil Bina hedefine ulaşılmaktadır. Buna örnek olarak EKOMİM’in tüm sürecin içerisinde olduğu 21,548.32 m2lik bir endüstri binasını verebiliriz. Bu binada EKOMİM, mimari tasarım ve mekanik sistem tasarımını enerji modelleme ile desteklemiş ve tüm otomasyon stratejileri yine EKOMİM tarafından simüle edilerek belirlenmiş, dolayısıyla sonuçta standart bir binaya göre, ilk yatırım maliyetinde bir atış olmadan, enerji verimliliği seviyesinde ASHRAE referans binaya oranla yüzde 76.17 oranında iyileştirme sağlanmıştır.”

En önemli mimari öğelerden birisi: Cephe
“Cephe tasarımı bütüncül bakış açısıyla yapılmadığı sürece doğru kararlar almak mümkün değildir. Bilindiği gibi enerji verimliliği, mimari tasarımdan başlar ve mimari parametrelerin her birisi diğer parametrelerle karşılıklı etkileşimle bina enerji ihtiyacını belirler. Bina enerji ihtiyacının olası en düşük seviyeye çekilebilmesi, her bir parametreye ayrı ayrı bakarak değil, tüm parametreler birarada değerlendirilerek yapılabilir. Aksi durumda ısıtma, soğutma ve aydınlatma enerjisi ihtiyaçlarının toplamının en düşük seviyeye çekilmesi mümkün değildir. Mimari parametreler içerisinde enerji verimliliğini en çok etkileyen mimari öğe cephe tasarımıdır. Cephe tasarımının etkisi cephe alanının büyümesi ile daha da artacağından, cephe tasarımı için tüm enerji harcama kalemlerini detaylı hesaba katabilen çalışmalar yapılamadan sağlıklı sonuçlara ulaşmak mümkün değildir. EKOMİM İzmir Adnan Menderes Havalimanı cephe danışmanlığı ile mimari konsept tarafından da kabul görebilecek 11 cephe senaryosu geliştirmiş ve yılda en az 500 bin TL’ye varan elektrik enerjisi tasarrufu sağlamayı öngörmüştür...”

“Cephe kararları verilip tüm mimari, mekanik ve aydınlatma sistemleri buna göre tasarlandıktan sonra sadece enerji modelleme hizmeti alınan çift cidar cepheli bir binada ise saptanmıştır ki, çift cidar cephe, bulunduğu iklim kuşağına da bağlı olarak soğutma ve aydınlatma enerjisi ihtiyacını artırmaktadır. Ayrıca bina cephesine ikinci bir cidarın inşa edilecek olması da ilk yatırım maliyetini ciddi oranda artıracaktır. Yani bütüncül bir bakış açısıyla geliştirilmemiş olan cephe sistemi, ne yazık ki binada hem ilk yatırım hem de işletme maliyetlerini artıracaktır.”

Modelleme doğru değilse, verimlilik beklenmemeli
“En olumsuz koşullarda yükleri karşılamak üzere boyutlandırılan mekanik sistemin dinamik şartlar altında davranışı modellenmeden, yüksek enerji verimli olması beklenmemelidir. Binadaki tüm parametreler, karşılıklı etkileşim içerisinde dinamik olarak değişen koşullar altında karmaşık bir davranış sergileyerek bina performansını belirler. Mimari, mekanik, aydınlatma ve otomasyon gibi tüm sistemlerin birarada bu karmaşık davranışı tasarım aşamasında doğru bir şekilde modellenmezse binanın yeteri kadar verimli olması beklenemez. Her türlü karmaşık sistem etkileşimini, otomasyon stratejileri dahil, detaylı olarak modelleyebilen uzmanların doğru zamanda tasarıma entegre olup simülasyon desteği sağlaması ile en yüksek verime ulaşmak garantilenebilir. Aksi takdirde modelleme ve simülasyon ektisiz kalacaktır...”
“Isıl, görsel ve işitsel konforun sağlanmadığı, günışığı, doğal havalandırma gibi doğal kaynakların yeterince kullanılmadığı binaların Yeşil Bina olması zordur. EKOMİM, tasarım aşamasında binada mimari, mekanik ve aydınlatma sistemlerinin etkisi dahil konfor koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğini kontrol ederek danışmanlık hizmetleri veriyor. Aksi durumda binanın enerji verimli ve Yeşil Bina olması söz konusu olamaz...”

Sıfır Karbon Bina Mümkün
“EKOMİM’in enerji danışmanlığında İstanbul iklimi için Vefa Group-Steelife hafif çelik yapı sistemi ile bir EKOEV örneği üretildi. Şu an Vefa Group tarafından ofis olarak kullanılan ve şirketin merkezinde sergilenen bu evin tüm mimari detayları, malzemeleri ve kesitleri binanın ısıtma, soğutma ve aydınlatma enerjisi ihtiyacını en aza indirecek şekilde EKOMİM tarafından dinamik simülasyonlarla belirlendi. Toprak kaynaklı ısı pompası ile döşemeden ısıtılıp soğutulan bu binanın elektrik enerjisi ihtiyacı, çatısına yerleştirilen PV paneller ile sağlanıyor, termal güneş kolektörleri de döşemeden ısıtma sistemine destek oluyor. Dolayısıyla bu bina bir fosil enerji kaynağına gereksinim duyulmadan enerji ihtiyacını karşılayabiliyor.”

 

---

R E K L A M