Yeşil Bina Dergisi 54. Sayı (Kasım 2021)

24 Yeşil Bina / Kasım 2021 yesilbinadergisi.com COP26’nın ardından Ebru Dildar Edin / SKD Türkiye Başkanı İ klim krizi ile mücadelede, Paris Anlaş- ması’nın imzalandığı 2015 yılından bu yana kat edilen gelişmenin ilk defa küresel olarak değerlendirildiği, Glas- gow’da gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26) tüm dünya gibi ülkemizi de etkileyen çok önemli çıktılar ile sonuçlandı. COP26, bu anlamda ülkelerin kararlılığını ortaya koyması açısından dikkatleri üzerine çeken bir zirve olurken; tüm liderlerin iklim krizi ile mücadelede ortak bir akıl oluşturması, hedef belirlemeleri ve yol haritaları oluşturmaları için kritik bir iklim konferansı olarak tarihe geçti. Ayrıca iş dünyasının geçmiş yıllara göre COP26’da karbon taahhütlerinin nasıl gerçekleştirilebileceğiyle ilgili görüşmelere daha fazla katı- lım göstermesi ve dünyanın önde gelen iş insanlarının iklim eylemi için liderliğe soyunduğunu görmek bizi mutlu etti. Gezegenimizin geleceği adına oldukça umut verici sözlerin verildiği konferansta dünyanın en büyük finans kuruluşları emisyon azaltma taahhütlerini açıkladılar. 45 ülkeden dünya- nın 450 finans kuruluşu, 2050 yılında tüm varlıkları net sıfır emisyon hedefi ile uyumlu olacak şekilde emisyon azaltım taahhüdü verdi. Bu finansal taahhüt, Net Sıfır için Glasgow Finans Birliği imzasıyla açıklandı. Buna göre 2050’ye kadar taahhütte bulunan kurumların tüm varlıklarının net sıfır emis- yon hedefi ile uyumlu olması gerekiyor. Verilen bu taahhüt, finansal kararlar alınırken iklim değişikliğinin hesaba katılması konusunda önem taşıyor. Birliğin net sıfır için önümüzdeki 30 yılda gerekli olan 100 trilyon doları fazlasıyla sağlayabilecek güce sahip olması sonuca ulaşmada güçlendirici bir etken. Ancak başarıya ulaşmak için kurumların mutlak uyum içinde olmaları ve fosil yakıt yatırımlarına finans sağlamanın önüne geçilmesi gerekliliği de bir gerçek olarak önümüzde duruyor. Diğer yandan, gelişmekte olan ülkelere finansman sağ- lanması konusu da gündemdeydi. COP26’da bu ülkelere yıllık 100 milyar dolar destek verme konusunda da adımlar atıldı. Japonya 10 milyar dolar ek iklim finansmanını açıklarken İspanya iklim finansmanında %50’lik bir artışa gideceğini açıkladı. ABD ise 5,7 milyar dolar olan katkısını iki katına çıkaracağının sözünü verdi. Bildiğiniz üzere Türkiye, Paris İklim Anlaşmasını onaylayarak iklim krizindeki mücadelede kararlılığını göstermişti. 2053 net sıfır emisyon hedefi koya- rak bu mücadelede yerini net bir şekilde almış oldu. Tüm bu hedeflerin gerçekleşmesi için binalardaki yeşil dönüşümün hızlı bir şekilde gerçekleşmesi gerekiyor. Zira dünyadaki top- lam enerjinin yüzde 40’ı binalarda tüketiliyor ve bu çok büyük bir oran. Net Sıfır Karbon hedeflerine ulaşmak için binaların karbondan arındırılması ve yeşil dönüşümün sağlanması büyük önem taşıyor. Karbon emisyonlarında enerjinin payının da %80 olduğu düşünüldüğünde tasarım, inşa ve kullanım aşamalarının tamamında enerji verimliliği vizyonuyla hareket edilerek binalarda enerji tüketimini azaltmak, sürdürülebilir- liğe çok önemli bir katkı sağlayacaktır. Bu noktada binalarda öncelikle enerji verimliliğinin sağlanması ve ardından yeni- lenebilir kaynakların kullanımının yaygın hale gelmesi adına sektörün çok önemli sorumluğu var. Biz de SKD Türkiye olarak uzun süredir binalarda enerji verimliliği konusunu gündemimizde tutuyor ve bu konuda pek çok çalışma ger- çekleştiriyoruz. Öncelikle iş dünyasını, hazırladığımız “Bina- larda Enerji Verimliliği Bildirgesi”ni imzalamaya davet ettik ve SKD Türkiye üyesi şirketler bu bildirgeye imzacı oldu. Yayınladığımız “Enerji Tüketiminde Dönüşüm İçin Binalarda Enerji Verimliliği” raporu ile iş dünyasına bu konuda rehberlik etmeyi amaçladık. Sonrasında kurumların iyi uygulamalarının yer aldığı “Binalarda Enerji Verimliliği – Başarı Öykünüz 1-2” yayınlarımızla da şirketlerin birbirlerinin deneyimlerinden faydalanmalarını sağladık. Küresel ekonominin bir parçası olmaya devam etmemiz için yeşil dönüşümün gerekliliklerini yerine getirmemiz ve sürdürülebilir kalkınmaya ulaşmamız kilit rol oynuyor. Önümüzde büyük bir dönüşüm yolculuğu bizi bekliyor. SKD Türkiye olarak ülkemizin sürdürülebilir kalkınma yolculuğuna destek olmak amacıyla iş dünyasına yeşil dönüşüm odağında rehberlik etmek için var gücümüzle çalışıyoruz. “İklim değişikliğiyle mücadelede teknoloji ve yatırım ön planda ama ihtiyaç duyulan en büyük itici güç ‘liderlik’ olacak” Hakan Yıldırım / SANKO Enerji, CEO B ütün bir dünya 10 yıldan daha az bir zaman öncesinde yeni bir eşikten geçti: Adına ‘kar- bonsuz yeni ekonomik düzene geçiş’ diyebileceğimiz bu eşik, şimdi hepimi- zin hayatını tepeden tırnağa etkiliyor. Üzerinden iki hafta geçmesine karşın Glasgow İklim Zirvesi’nin yankıları hala devam ediyor. Uma- rım daha uzun süre etkisini sürdürür! Hükümetler, Glasgow öncesi, 2015 Paris Anlaşması ile iklim değişikliği konusunda artık inkar edemez noktaya gelmişlerdi. Küresel emisyonla- rın yüzde 80’ini oluşturan ülkelerin 2045 ile 2070 arasında DOSYA / COP26 SONRASI