Yeşil Bina Dergisi 54. Sayı (Kasım 2021)
Yeşil Bina / Kasım 2021 21 yesilbinadergisi.com malarının merkezine koyma sözü veren toplam 130 trilyon dolarlık varlığı olan finans firmalarından geldi. Dünya liderleri ormansızlaşmayı 2030 yılına kadar sona erdirme sözü verdiler. Toplu olarak imzacılar dünya orman- larının yüzde 85'ini oluşturuyor. Zirvede, 100'den fazla ülke de metan emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 30 oranında azaltmayı kabul etti. İklim paktı ilk kez, güçlü bir sera gazı olan metan referansı içeriyor. Glasgow Paktı kapsamında, gelecek sene Mısır’da yapı- lacak COP27 zirvesine ülkelerin Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkılar (NDC'ler) olarak bilinen güçlendirilmiş emisyon azaltma taahhütleriyle gelmeleri isteniyor. Verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarının "aşamalı olarak kaldırılması" ve hız kesmemiş kömür gücünün "fazdan düşürülmesi" yönündeki çabaların hızlandırılması talep ediliyor. Fosil yakıtlardan COP metinlerinde ilk kez bahsediliyor ve ülkelere yenilenebilir enerjiyi hızlandırmaları için güçlü bir sinyal gönderiyor Glasgow müzakereleri, ülkelerin karbonsuzlaştırma hedeflerini tutturmalarına yardımcı olacak emisyon kredile- rinin ticareti için bir muhasebe çerçevesi oluşturmak ama- cıyla küresel karbon piyasalarıyla ilgili altı yıllık müzakereleri tamamladı. İklim hedefini aşan bir ülke, örneğin önlediği emisyonları toplayabilir ve geride kalmış bir ülkeye satabilir. Artık, dağınık ve parçalanmış bir yayılmaya dönüşmeden önce mahsuplaşmalar için gönüllü pazarları daha iyi düzenle- mek amacıyla daha net kurallar belirleme baskısı artmaktadır. Çin ve Amerika ilk kez ortak bir bildiride emisyonları azaltma çabalarının 2°C'yi aşan ısınmayı durdurmak için gerekenden daha az olduğu yönündeki alarmlarını dile getirdi ve özellikle hızlandırılmış çabalarla açığın mümkün olan en kısa sürede kapatılmasının hayati önemini vurguladı. Elektrikli araçlar, piller ve tedarik zincirleri geliştirmek gibi alanlarda daha fazla işbirlikleri gerekiyor. Bazı tahmin- lere göre, net sıfıra ulaşmak için gereken teknolojinin % 60'ından fazlası zaten mevcut, ancak ticari olarak dağıtılması gerekiyor. COP26'da beklenen mucizeler olmadı ama karbon konu- sunda artık nerede olduğumuz ve nereye gitmemiz gerektiği sanki gereken ivmeyi yarattı. İnşaat sektörü 2000’li yılların başından beri yeşili konuşurken 2010’larda sürdürülebilirlik daha fazla gündeme girdi. Artık şimdi Net Sıfır’ı konuşmanın hedefleri koymanın ve adım adım hedefe giden aksiyonları almanın zamanı. işi bilenler hikayelerini anlattılar ve Net sıfıra nasıl ulaşılaca- ğını gösterdiler. Sektör liderleri Yerleşik Ortamda Net Sıfır sunmanın küresel zorlukları- net sıfır sağlamada endüstri ve hükümetin birleşik gücü - inşaat sektörünün geleceğinin zor- luğun üstesinden gelmek için nasıl pivot olacağını günlerce tartıştılar. Bu konferansta ilk kez, özel sektörün inşaat sek- törü oyuncularının karbon sorununun boyutunu anladıklarını gösterdiğini gördük. Büyük şirketlerin beşte birinden fazlası net sıfır karbon salınımı sağlamayı taahhüt etti. Ama daha evvel de yüzlerce taahhüt yapılmıştı. Karbon hala artışta!! NDC'lerinde binalardan bahseden ülke sayısının 2015'te 90'dan 2021'de 136'ya yükselmesi ve enerji kodu inşa eden ülke sayısında +%30'luk bir artışla hükümetlerin aksiyon- larında artış olduğunu gözlemledik. Bununla birlikte, bir- çoğu gerekli ve ulaşılabilir performans seviyelerini artırmak için gereken seviyenin altında kalıyor. Önümüzdeki yıllarda büyüme bekleyen bazı ülkelerin enerji kodları bile yok. Bu açık, bugünün veya gelecekte değişecek iklimler için gerekli standartları karşılamayan binaların inşa edilmesine neden olacaktır. İlk kez bir COP konferansında ülkelere, inşa edilen çevrenin bir iklim çözümüne dönüşmesi için kritik öneme sahip olan enerji verimliliği önlemlerinin dağıtımını hızla ölçeklendirmeye açıkça çağrı yapıldı. AB tarafından Yeşil Mutabakat altında yer verilmiş olan “Yenileme Dalgası” ile emisyonların üçte birinden fazlasından sorumlu olan bina- larda önemli bir verimlilik adımının atılması bekleniyor. Sene- lerdir COP konferanslarında politikalar ve stratejiler fazlasıyla konuşuldu ama artık sektörümüzün ciddi aksiyonlar alma zamanı. Yeşil bina sektörünün paydaşları olarak artık yatırım- cıların ve finans kurumlarının sadece sürdürülebilir binalara ve altyapıya yatırım yapmalarını talep etmek boynumuzun borcu. Konferans da öne çıkan konularda çok değerli yazarları- mız görüş bildirdiyseler de, COP26'daki galibiyet ve kayıp- ların başlıklarını da kısaca özetlemek isterim. 2015 Paris İklim Anlaşması'nın kural kitabı kesinleşti. Gelişmekte olan ülkeler artık karbon emisyonlarında işleyen bir pazar umabilirler ve bu pazar sayesinde iklim değişikli- ğinin etkileriyle başa çıkmak için para toplayabilirler. Müza- kerecilerinin galibiyetleri ve kayıpları bazı ortak zeminler buldu ve iki hafta süren yoğun görüşmelerin ardından bir iklim anlaşması yapmayı başardı, ancak dünya ısınmayı sınır- lamaktan hala çok uzak. COP26'da hükümetler, emisyonları azaltmak için hedef- lerdeki büyük boşlukları kapatmada, ilerlemeyi sağlamak ve izlemek için kurallar koymada ve dünyayı daha güvenli bir geleceğe giden bir yola sokmak için gereken iklim eylemini finanse etme konusunda ilerleme kaydetti. Financial Alliance for Net Zero (GFANZ), geçişi finanse etmenin önümüzdeki otuz yıl içinde 100 trilyon dolar alacağını tahmin ediyor. COP26'daki en etkili vaatlerden biri, iklim değişikliğini çalış- Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre, COP26'da verilen tüm vaatler yerine gelirse, yüzyılın sonuna kadar dünya 1,8°C'ye kadar ısınmaya bırakacak. Özellikle bazı vaatler somut planlarla desteklenmiş değilse, bu büyük bir riskdir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=