Yeşil Bina Dergisi 39. Sayı (Eylül-Ekim 2016)

16 YEŞİL BİNA / EKİM 2016 GÜNCEL Yeşil Kentsel Dönüşüm Çok mu Zor? Emre Ilıcalı Altensis Kurucu Ortağı ortaya çıkan binalar ve bunlara bağlı altyapı, iyi planlanmadığı takdirde betonlaşma oranını artırmakta, yeşil alanları ise azaltmaktadır. Bu durumda hem insan yaşamında önemli bir yeri olan doğayla etkileşim giderek azal- makta, bitki ve hayvan türlerinin azal- masıyla biyoçeşitlilik kaybolmakta ve yeşil alanların pozitif etkileri olan yağmur sularının emilimi ve aşırı ısın- manın engellenmesi gibi konularda sorunlar artmaktadır. Özellikle yeşil alanların azalması ve beton yüzeylerin artması, ciddi şebeke sorunları oluş- turmakta, şiddetli yağmur durumla- rında yapılaşmanın yoğun olduğu şehir bölgelerinde seller, su baskınları can ve mal kayıpları olmaktadır. 3. Su kaynaklarının etkin kullanımı: Günümüzde tatlı su kaynaklarının giderek azalması, artan nüfusla bir- likte gelecekte suya ulaşımın önemi- nin giderek artacağını göstermekte- dir. Türkiye yıllık kişi başına düşen 1430 m 3 su miktarı ile su kaynakları açısından fakir ülkeler arasında yer almaktadır. Giderek artan nüfus bu kaynakların verimli ve etkin kullanımını gerektirmektedir. Yeşil Binalar, verimli su armatürleri, gri su, yağmur suyu gibi alternatif su kaynaklarının geri kazanımı gibi yöntemler ile suyun daha müz şehirlerine özgü problemlerin birço- ğuna cevap verecek şekilde geliştirilmek- tedir. Bunlardan bazıları incelendiğinde: 1. Ulaşım sorunları: Günümüzde modern kentlerin en önemli sorunları sıralamasında “ulaşım” her zaman ilk sıralarda yer almaktadır. Yaşanan ulaşım sorunun öncelikle planlama sorunu olduğu, bugün herkes tara- fından kabul edilmektedir. Özellikle makro ölçekte yapılacak kentsel planlamada, yeni yapılacak kentsel alanların toplu taşımaya olan yakın- lığı, kompakt tasarım kriterleri kap- samında bina kullanıcılarının araba kullanma ihtiyacı duymadan birçok sosyal imkana yürüyerek erişebilmeleri ve düşük emisyonlu ve/veya alternatif ulaşım araçlarının (bisiklet, elektrikli araçlar vb.) yaygınlaştırılması için bun- lara ait altyapıların tamamlanması gibi konular ön plana çıkmaktadır. Hem bina ölçeğinde hem de kentsel alan ölçeğinde bu stratejilerin uygulanması ile bireysel fosil yakıtlı araç kullanımı- nın sınırlandırılması ve bu sayede trafik sorununa bir çözüm getirilirken, ulaş- tırma kaynaklı karbon emisyonlarının azalması öngörülmektedir. 2. Yeşil alanların azalması, betonlaşma ve altyapı sorunları: Kentleşme sonucu T ürkiye’de kentsel dönüşüm proje- lerinin hız kazandığı günümüzde, depreme dayanıklı yapılaşmanın yanında daha sağlıklı ve konforlu yaşam alanlarına sahip, enerji verimliliğini ön planda tutan, ekoloji ve habitatı koru- yan, çevreye yaptığı olumsuz etkilerin en aza indiği mahalle ve kentsel alanların tasarlanıp yapılması büyük önem taşı- maktadır. Zira yeni oluşacak bu kentlerde insanlar belki yüzlerce yıl yaşayacaktır. Ayrıca ekonomik olarak, yeşil dönüşü- mün getireceği fayda hesaplandığında, sadece enerji verimliliğine yönelik yapıla- cak çalışmalar sonucunda, kentsel dönü- şüm kapsamında tüm binaların ulusla- rarası standartlarda enerji verimli olması durumunda önümüzdeki yıllar içerisinde yaklaşık senelik 3 milyar dolarlık bir enerji tasarrufu elde edilebilir. Bu da Türkiye’nin yıllık cari açığının yaklaşık yüzde 10’u civarında olup, kentsel dönüşüm süreci için bir ek finansman niteliğindedir. Ayrıca buna ek olarak Yeşil Bina ve kentlerde artan insan yaşam kalitesi ile ortaya çıka- cak verimlilik ve üretkenlik hesaplandı- ğında, yeşil dönüşümün önemi daha da iyi anlaşılacaktır. KENT YAŞAMINDAKI SORUNLARA ÇÖZÜMLER “Yeşil Bina” ve “Yeşil Kentler”in oluş- turulmasında kullanılan kriterler, günü-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=