Yeşil Bina Dergisi 23. Sayı (Ocak-Şubat 2014)

32 YEŞİL BİNA / ŞUBAT 2014 RÖPORTAJ “Sürdürülebilir Çözümler Sağlıyoruz” BASF Yapı Kimyasalları Türkiye Genel Müdürü Buğra Kavuncu: BASF Yapı Kimyasalları Genel Müdürü ve BDT Ülkeleri Pazar Yöneticisi Buğra Kavuncu’dan BASF’nin sürdürülebilirlikle ilgili çalışmaları hakkında bilgi aldık. Kavuncu, “Sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratıyoruz” diyor... Yalıtım: BASF’nin sürdürülebilirlikle ilgili çalışmalarını özetleyebilir misiniz? Buğra Kavuncu: Dünyanın lider kimya şirketi olarak sadece iş ortaklarımıza değil, aynı zamanda topluma karşı büyük sorumluluk taşıdığımızın bilincinde olan bir kuruluşuz. Sürdürülebilirlik yönetimi, şirketimizin “Sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratıyoruz” amacını uygu - lamaya sokmamıza yardımcı olarak “Sürdürülebilir çözümler sağlıyoruz” stratejik ilkemizi destekliyor. Temelimizi sürdürülebilirliğin üzerine inşa ediyor ve sayısı artan dünya nüfusunun ihtiyaçlarını karşılama konusunda önemli bir katkıda bulunuyoruz. Şirketin karbon emisyonları raporu, tedarikçiler ve nakliyenin yanı sıra üretim ve atıkların atılmasını da içeriyor. Bu sayede BASF, karbon emisyonları - nın raporlanmasında kabul gören global standart olan Sera Gazı Protokolü’ne sıkı bir şekilde bağlı kalıyor. BASF’nin 2012 yılındaki karbon ayak izi, şirketin üretim - deki karbon emisyonlarını önemli ölçüde azalttığını gösteriyor. 2002 yılından beri, satılan ürünlerin metrik tonu başına emis - yonlar yaklaşık yüzde 32 azalma gösterdi. Şirketin 2020 yılı hedefi ise yüzde 40. Bu gelişmelere ek olarak, BASF sorumlu su kullanımına yönelik gönüllü bir Avrupa endüstri standardı olan European Water Stewardship (Avrupa Su Yönetimi Standardı)’ten altın seviyede belge alan ilk kimya şirketi oldu. Yalıtım: Sürdürülebilir binalara BASF’nin nasıl bir katkısı oluyor? Buğra Kavuncu: Kentsel dönüşüm, pek çok şeyin aynı anda dikkate alınması gere - ken zorlu bir süreç. Bunun için de çoklu kriterlere sahip değerlendirme sistemle - rine ihtiyaç var. Aynı anda farklı konuları değerlendirme yöntemi olan “Yeşil Bina Sınıflandırması” bunu başarabilen bir yöntem. Tıpkı şehir yaşamının kendisi gibi bu da karışık ve kolaylıkla çözüme ulaştırı - labilecek bir konu değil. İyileştirilmek için iyice ölçülüp analiz edilmeli. Bilindiği gibi, iyi mimarlar çok çeşitli malzemelerle çalı - şırlar ve bu malzemelerin güçlü ve zayıf yanlarını ve daha iyi bir bina yapabilmek için ne zaman kullanılmaları gerektiğini bilirler. İşte bu gerçek mimari sanatıdır. Artık bunu bir adım daha ileriye taşıyo - ruz ve bu malzemelerin çevre üzerindeki etkilerini tamamen ölçülebilir kılıyoruz. BASF olarak yirmi yıldır bu metodolojilerle çalışarak bu alanda lider olmaktan gurur duyuyoruz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=