Yeşil Bina Dergisi 12. Sayı (Mart-Nisan 2012)

YEŞİL BİNA / NİSAN 2012 49 Kontrolü sistemimiz var. Beton ısısı kontrolünün prensibi, yapı bileşenlerinin depolayıcı kütlelerinin ısıl olarak aktive edilerek kullanılmasına dayanıyor. Beton ısısı kontrolü, masif beton parçalarının depolama davranışını, soğutma ya da ısıtma suyunun içinden geçtiği borularla destekliyor. Ekonomikliği sayesinde, beton ısı kontrolü, güncel iklimlendirme teknolojisinde en yeni eğilimlerin konusu. Beton ısısı kontrolü sisteminde, kat beto- nunun içine döşenen borularla, yine düşük sıcaklıkta ısıtma, yüksek sıcak- lıkta soğutma yaparak bütün binayı kütle halinde ısıtıp soğutabiliyoruz. Yurtdışında yaygın olarak kullanılan sistemin, insan- ların fazla bilgisi olmaması ve borularda çıkabilecek sorunlar nedeniyle Türkiye’de henüz uygulaması bulunmuyor. Birkaç projede sistemimizin uygulamasına baş- ladık ve eğer gerçekleşirse sistemin ilk defa uygulaması yapılmış olacak. Amacımız genel olarak hem yenile- bilir enerji kaynaklarıyla ortak ve verimli şekilde çalışabilecek hem de ısıtma ve soğutma için binanın temel yüklerini kar- şılayabilecek bir sistem oluşturmak. 15 dakikada ortamı soğutmak veya ısıtmak yerine sürekli rejimde kalmayı, binanın kütlesini o rejimde tutmayı ve sürekli ışı- mayla ısı almasını veya vermesini amaç- lıyoruz. Böylece temel yükleri karşılayıp uç noktalara gelmeden ihtiyaçların ortaya çıkmasını engelliyoruz. Sistem sayesinde havalandırma, sadece taze hava ihtiyacını karşılamak amacıyla kullanılıyor. Bu sis- tem, Avrupa’daki kamusal binaların yüzde 90’ında kullanılıyor. Çünkü kamusal bina- ların tüm alanlarında aynı konforun olması isteniyor. Yeşil Bina: Samsun BauMax mağa- zasındaki uygulamalarınızı özetleyebilir misiniz? Yoni Altaras: Avusturya menşeli Bau- Max uluslararası yapı market zinciri Tür- kiye’deki ilk mağazasını çevre duyarlılığı anlayışına uygun olarak Mart 2010’da Samsun’da hizmete açmıştı. Projede enerjiyi ve kaynakları ekonomik ve verimli kullanmak, çevreyi kirletmemek, küre- sel ısınmaya neden olmamak amaçlanı- yordu. Yapının ısıtma ve soğutma ihtiya- cının BauMax kriterlerini yerine getirmek şartıyla optimum düzeyde karşılanması hedeflenmişti. Bina için en uygun yalı- tımın belirlenmesi ve sistemlerin buna göre tasarlanması, ısıtma ve soğutma için hiçbir fosil yakıtın kullanılmaması, satış alanının sadece gerekli hacimlerinin (tabandan itibaren 2,5 metre yükseğe kadar) ısıtılması, soğutma ihtiyacının güvenle ve az maliyetle karşılanması, iç yüklerin doğal yollarla mahalden uzaklaş- tırılabilmesi, sistemin iç havasının kontrol- süz bir şekilde dış havaya karışmasının engellenmesi, temiz hava ihtiyacının Bau- Max kriterleri çerçevesinde en ekonomik şekilde karşılanması hedefleniyordu. Öncelikli hedefimiz, 10 bin metrekare- lik hangar tarzı yapı marketi olabildiğince enerji verimliliğini gözeterek ısıtmak oldu. Binanın sahip olduğu yüksek tavanların üst kısımlarının gereksiz yere ısıtılmaması ve bunun için de hava üflemeli ısıtma sisteminin ortadan kaldırılması gereki- yordu. Çünkü üst kısımdan üflemeli sistemle ısıtma yapılmaya çalışıldığında, sistemin yüksek hızda üfleme yapması gerekiyor. Fakat yüksek üfleme seviyesi yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Bunun yerine ışımayla ısı transferi yapan ve sadece zeminden insanların bulunduğu 2-2,5 metre yüksekliği ısıtan döşemeden ısıtma sistemini kullandık. Burada yapılan ve bizi rakiplerimizden ayıran sistemler- den biri 10 bin metrekarelik alanda döşe- meden ısıtma sisteminin planlamasıdır. Biz sadece ürün tedarikçisi değil, aynı zamanda Türkiye’de sunduğumuz ürün- lerin planlamasını ve boyutlandırmasını yapan bir firmayız. BauMax projesinde de tüm döşemeden ısıtma sisteminin boyut- landırılması tarafımızdan yapıldı ve proje müellifi Hasel Yapı’ya destek olundu. İşverenin talep ettiği diğer bir sistemse toprak kaynaklı ısı pompası borulama- sıydı. Çünkü yerin 10-12 metre altında, yıl boyunca sürekli sabit olan ve 7-12 derece aralığında salınan sıcaklık profili bulunu- yordu. Bu sıcaklık profilini kışın enerji çekerek ısıtmada, yazın da bina içerisin- deki fazla enerjiyi göndererek soğutma için kullanılabilirdi. Bu amaçla binanın 567 kw’lık ısıtma yükünün tamamı ısı pompaları vasıtasıyla topraktan karşılandı. Sondaj sistemi planlandı, ısı kayıpları ve kazançları proje müellifi tarafından hesap- landı ve sondaj alanının boyutlandırılması için tarafımıza iletildi. Biz de toprak simü- lasyonunu ve boyutlandırmasını yaptık. Kurulan sistemle, binanın ısıtılması için elektrik girdisi dışında herhangi bir yakıt kullanılmadı. Aynı şekilde, 1200 kw’lık soğutma yükünün 350 kw’lık kısmı top- rağa gömülerek temel yükler karşılandı. Uç yüklerin havalandırmalı Roof Top cihazlar tarafından karşılandığı bir sistem tasarlandı. Tasarlanan sistem, kendini oldukça kabul edilebilir bir sürede amorti eden bir sistem olarak karşımıza çıkı- yor. Projedeki en büyük maliyet ise 125 metre derinliğinde olan 110 tane sondajın maliyetiydi. Bu sistemin Türkiye’de yay- gınlaşması, sondaj maliyetlerinin düşmesi ve devlet teşviğinin gelmesine bağlıdır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=