Honeywell Bina Çözümleri Bölümü, Bölge Enerji Lideri Hakan Olcay: 'Bir Binada Enerji Tasarrufu için Yüzlerce Yöntemimiz var!'
Yeşil Bina: Honeywell hakkında kısa bir bilgi alabilir miyiz? Hakan Olcay: Honeywell’in temeli, 1885’te Albert Butz’un kazan termostatı ve alarmını icat etmesiyle atıldı. Damper Flapper ismini verdiği aletin patentini alan Butz, insanları ilk kez otomatik kontrolle tanıştırmıştı. Honeywell, kurulduğu günden bu yana pek çok “ilk”e imza attı. En çok satan ürünü olan ve üretimi 40 yılı aşkın bir süredir devam eden T-86 Oda Termostatı (Honeywell Round), “Honeywell’i aç, Honeywell’i kapat” sözlerini evlerin ayrılmaz bir parçası haline getirdi. 2. Dünya savaşı sırasında otomatik pilotlar ve tank periskopları Honeywell fabrikasından çıktı. 1960’larda bilgisayar teknolojisine öncülük etti, 1980’lerde Uzay Mekiği parçalarını tasarladı. Honeywell, 1954’te jiroskop üreticisi Doelcam Corp.’u alarak jiroskopların geliştirilmesi konusunda çok büyük bir rol oynadı. 1955’te, Raytheon Corp.’la Datamatic Corporation isimli bir ortak girişim kuruldu. Bu girişim Honeywell’in bilgisayar işine girmesini sağladı. 1957’de, Honeywell, bir yangın algılama ve alarm firmasını satın aldı. Bu satın alma, şirketi güvenlik konusunda dünyanın lider firması haline getirecek bir dizi satın alma işleminin başlangıcıydı. 1963 yılında Minneapolis-Honeywell Regulator Co ismi resmen Honeywell olarak değiştirildi. 6 yıl sonra, Amerikalı astronotlar Neil Armstrong ve Edwin Aldrin Honeywell’in kontrol sistemleri sayesinde Ay’da ilk yürüyüşü gerçekleştirdiler. 1970’te Honeywell, bilgisayar faaliyetlerini General Electric’le birleştirerek Honeywell Information Systems’i kurdu. 1986’da kişisel bilgisayarlar piyasaya sunulduktan sonra Fransız Campaigne des Machines Bull ve Japon NEC Corporation’la küresel bir ortaklığa gidilerek Honeywell Bull firması kuruldu. 1991 yılına kadar bu şirketteki hisse oranı düzenli olarak azaldı ve Honeywell kişisel bilgisayar işinden çekildi. Bu tarihten sonra dijital bilgisayar alanında edinilen know-how otomasyon ve kontrol sektöründe kullanıcı dostu sistemlerin geliştirilmesi için kullanıldı. 1986’da Honeywell, Sperry Aerospace’in alınmasıyla uzay-havacılık sanayiindeki konumunu daha da güçlendirdi, havacılık sistemlerinde dünyanın önde gelen üreticisi oldu. Günümüzün Honeywell’i, iki küresel lider firma olan AlliedSignal ve Honeywell Inc.’in birleşmesiyle 1999 sonunda şekillendi. 20. yüzyılın son büyük şirket evliliği ile ortaya çıkan yeni Honeywell, yeni binyılın lider teknoloji şirketlerinin başında geliyor. Türkiye’de ise ilk Honeywell ürününün satıldığı 1946 yılından beri tüm sanayi kollarında pek çok kontrol sistemi ve ülkemizin en modern binaları Honeywell imzasını taşıyor. 1968 yılında Delta A.Ş’nin Honeywell Türkiye temsilciliğini üstlenmesi ve 1992 yılında Honeywell Türkiye organizasyonunun kendi şirketi ile faaliyete geçmesi, Türkiye’de otomatik kontrol teknolojisinin de kilometre taşları. İşletmeye sokulan ilk endüstriyel kontrol sistemi olan Mersin Kromsan Fabrikası’nın (1982) ardından Yeşilköy Havaalanı’nda kurulan ilk bina kontrol sistemi (1983), Türkiye’de bina ve endüstri alanında otomasyonun hızla yaygınlaşacağının habercisiydi. Bu arada, Rusya başta olmak üzere, Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinde önemli projeler üstlenen inşaat firmaları da yaptıkları binaların otomasyonunu Honeywell’e emanet ettiler. Honeywell, “Otomasyon ve Kontrol Sistemleri”, “Uzay ve Havacılık”, “Taşıt Sistemleri” ve “Özel Kimyasallar” olmak üzere dört ana konuda faaliyetlerini sürdürüyor. Yeşil Bina: Otomasyon ve Kontrol sistemlerinden bahsedebilir misiniz? Hakan Olcay: Honeywell Otomasyon ve Kontrol Sistemleri verimliliği ve karlılığı artırırken, insanları, binaları ve tesisleri koruyor, konforu artırıyor ve çevrenin daha az kirlenmesini sağlıyor. Otomatik kontrol sayesinde insanlar evlerinde ve işyerlerinde daha konforlu bir yaşam sürebiliyor, binaların işletme giderleri azalıyor ve endüstriyel tesisler daha kaliteli ürünleri daha düşük maliyetlerle üretebiliyor. Gelişmiş güvenlik sistemleri sayesinde her türlü risk en aza indirilirken, istenmeyen kayıpların ve kazaların önüne geçmek mümkün olabiliyor. Biz Otomasyon ve Kontrol Sistemleri Grubu içinde Bina Çözümleri bölümünde Enerji iş kolunda görev yapıyoruz. Enerji verimliliği, talep azaltma, yerinde üretim gibi çözümler sunuyoruz. Binalarda enerji talebinin azaltılması, verimliliğin artırılması gibi konular Türkiye’de birkaç yıllık bir konu olmasına rağmen Honeywell’in otuz yıldır dünyada uzman olduğu bir alan. Bu çerçevede bir binada 200’ün üstünde gerçekleştirebileceğimiz farklı enerji azaltma yöntemi var. Geliştirdiğimiz projeler, müşteri kriterlerine, binanın karakteristiğine, yatırım planına bağlı olarak paket halinde müşterilerimize sunuluyor. Yeşil Bina: Enerji tüketiminin azaltılmasını nasıl sağlıyorsunuz? Hakan Olcay: Konfordan ödün vermeden enerji verimliliğinin arttırılmasını farklı şekillerde müşterilerimize sağlıyoruz. Bu konuda en önemli hizmetimiz “Enerji Performans Sözleşmesi”. Bu sözleşme kapsamında enerji tasarrufu sağlayan hizmetlerimizi müşterilerimize garantili bir şekilde sunuyoruz. Yatırım bütçesi bu çerçevede üretilen projelerde sıkıntı olabiliyor. Dünya üzerinde bu konu için özel ayrılmış düşük maliyetli üçüncül finansman kaynaklarını projelerimize yönlendirebiliyoruz. Zaten bu tip projelerin de sihri, proje enerji tasarrufunun garantili olması (garantilenen enerji tasarrufu gerçekleşmemesi durumunda Honeywell tarafından taahhüt edilmiş eksik tasarrufun proje geri ödeme süresi boyunca müşteriye tazmin etmesi) ve yatırım bütçelerine ihtiyaç duyulmaması. Bu Türkiye’de verdiğimiz çok önemli bir hizmet. Fakat devletin henüz çıkarmadığı bazı standart ve yönetmeliklerden dolayı özel sektör bu konuda biraz yavaş davranıyor. Önceliği kamu kuruluşlarına vermek ve gerçekleştirilen örnek projelerden yararlanmak istiyor. Bir geçiş döneminde olduğumuzu söyleyebiliriz. İkinci bir hizmet olarak ise projelerin, müşterilerimizin kendi kaynaklarıyla ya da kısmi destekle, enerji tasarruf garantisi olmadan, anahtar teslim gerçekleştirilmesi olarak özetleyebilirim. Bu tür projelerde müşterilerimize garantili projelerde almış oldukları hizmetin aynısını proje öncesi ölçümleme ve proje sonrası doğrulama hizmetleri olmadan daha düşük proje maliyeti ve daha hızlı proje geliştirme süreci ile sunuyoruz. Proje tasarım ve uygulamasının tek noktadan yapılması proje risklerini de minimuma indiriyor. Bunun dışında, bahsettiğimiz projeler ile birlikte veya bağımsız olarak yenilenebilir enerji, kojenerasyon ve enerji izleme teknolojilerini de projelerimize dâhil edebiliyoruz. Yeşil Bina sertifika danışmanlığında da anahtar teslim danışmanlık veriyoruz. Mevcut binalarına sertifika almak isteyen müşterilerin ihtiyaç duyduğu iyileştirmeleri projeye dâhil ederek, sertifikasyonu bir anlamda bütün olarak garantileyebiliyoruz. Yeşil Bina sertifika puanlamalarında tabii ki enerji dışında diğer konular da mevcut. Honeywell olarak geliştirdiğimiz iyileştirme projeleri yüzde yetmişe kadar puanı kapsayabiliyor. Bunlar su tüketimi, enerji tüketimi ve inovasyon kredileri şeklinde özetlenebilir. Honeywell, Akıllı Şebekelerin (Smart Grid) bir parçası olan Otomatik Talep Yönetimi (Automatic Demand Response) konusunda da yoğun olarak çalışıyor. Şu anda Türkiye’de elektrik enerjisi, ihtiyaç kadar üretimin anlık olarak karşılanmasıyla gerçekleştiriliyor. Türkiye’nin enerji tüketimiyle, kurulu gücüne baktığımızda neredeyse yarı yarıya bir fark var. Kurulu gücün yarısı sürekli olarak kullanılmış olsa yeterli olacak ama biz bunun iki katı kadar gücü barındırmaya ihtiyaç duyuyoruz. Bunun sebebi anlık enerji taleplerinin karşılanması için hazır tutulan ekstra kapasite. Bizim sunduğumuz sistem ise tüketim tarafıyla üretim tarafının anlık olarak iletişim halinde olmasını sağlıyor. Tüketim tarafında bazı fiyat indirimleriyle gerektiğinde kontrollü olarak tüketimin azaltılması, üretimdeki pahalı üretilen o enerjiye gerçekten o anda ihtiyacı olan tüketicilere ayrı bir ücretlendirmeyle satılması söz konusu olabilir. Bu şu anda dünyada kullanılan bir sistem. Sistemin uygulanması enerji üretim, iletim ve dağıtım sistemlerinin optimize edilmesini sağladığı gibi hem üreticilere hem de tüketicilere ekstra kazanç kapısı açıyor. Yeşil Bina: Binalarda Enerji Performans Yönetmeliğinden sonra çözümlerinize karşı talep arttı mı? Hakan Olcay: Binalar Enerji Performans Yönetmeliği’ndeki bazı zorunluluklar için 2017 yılına kadar zaman olması nedeniyle çok büyük bir talep artışı yaşanmıyor. Enerji tasarrufuyla ilgili yükümlülükleri büyük firmalar sosyal sorumluluk çerçevesinde tabii ki gerçekleştiriyor ama diğerleri için bir aciliyet söz konusu değil. Yükümlülükler için 2017’ye kadar zaman tanınması, sektörün gelişmesine ivme sağlamıyor. Verimlilik için harekete geçmede, enerji maliyetlerindeki artışlar esasında en önemli itici güç. Bunlara ek olarak karbon vergisi ve uygulama eksiklikleri ile ilgili cezalar sektörün ihtiyaç duyduğu diğer itici güçler olabilir. Yeşil Bina: Enerji verimliliğiyle ilgili yeni çözümlerinizden bahsedebilir misiniz? Hakan Olcay: Yeni sistemlerin müşteriler tarafından çok ılımlı karşılanmadığını söyleyebilirim. Bu konuda biraz tereddütlü davranabiliyorlar. Hâlihazırda uygulanmış projelerimize talep daha fazla oluyor. Örnek vermek gerekirse, bir yanma ünitesinde veya bir kazan brülöründeki oksijen miktarının otomatik olarak ayarlayan sistem Türkiye’deki bazı müşterilerimiz için yeni kabul edilip uygulamada tereddüt edilmekteyken, dünyada yıllardır uygulanan bir enerji tüketim azaltma yöntemi. Bunun yanı sıra frekans konvertörü uygulamaları daha yaygın olması itibariyle daha kolay kabul edilebiliyor. Akıllı şebekelerin bir parçası olan Otomatik Talep Yönetimi, binalardaki enerji yüklerinin üretime göre optimize edilmesi, yeni bir teknoloji. Biz bununla ilgili Türkiye’de bir potansiyel görüyoruz. Bunun ilk parçası olan otomatik sayaç okuma sistemleri Türkiye’de hâlihazırda güncel bir konu. Geçtiğimiz sene geliştirilen, evlerin çatılarına kurulan mikro rüzgar türbini de oldukça yeni bir ürün. Gücü 2 kW olan türbin, büyük bir evin ihtiyaç duyduğu enerjinin yüzde yirmi kadarını karşılayabiliyor. 3 metre/saniye hızlarda elektrik üretebiliyor. Bu türbinlerden iki tanesi bile Türkiye’deki bir evin enerji ihtiyacını karşılayabilecek kapasitede. Ayrıca fotovoltaik panellerin üzerine uygulanan ve panelin verimini yüzde dörde kadar artırabilen bir kimyasal geliştirildi. Bu kimyasal panel üzerindeki ışığın yansımasını azaltıyor. Zaten verimleri düşük ve maliyetli olan fotovoltaik paneller için yüzde dörtlük bir verim artışı çok önemli bir oran. Yeşil Bina: Geleceğin yapıları enerji tüketimi açısından nasıl olacak? Ve Honeywell bu kapsamda neler yapacak? Hakan Olcay: Bina çözümlerinde enerji konusunda Honeywell’in ilerlediği alan, bina tarafındaki enerji talep azaltma, yerinde üretim ve akıllı şebeke sistemlerine yatırım yapmak olacak. İleride binalar kendi enerjilerini üretecekler. Bunların üretimleri esnasında fazla enerji şebekeye aktarılarak ekstra bir kazanç sağlanabilecek ya da gün içinde üretmiş olduğu enerjiyi gece şebekeden geri alarak enerji faturaları sıfırlanacak. Bu kapsamda çok çeşitli bina malzemelerinin de kullanılması gerekiyor. Yalıtımların iyileştirilmesi, ekipmanların daha verimli olması gerekiyor. Şebeke altyapısının da yerinde üretime izin verecek esnekliğe kavuşması lazım. Otomatik Talep Yönetiminin yaygınlaşmasıyla enerjiyi yerinde üretip, yerinde kullanan binalar olacak. Yeşil Bina sertifikasyonları daha da önem kazanacak. Ä°lginizi çekebilir... Form Åžirketler Grubu Yürütme Kurulu BaÅŸkanı Tunç Korun: "Her Geçen Yıl Ar-Ge Çalışmalarımız ve Yerli Ãœretimlerimizle Ãœrün Gamımızı GeniÅŸletiyoruz"Form Åžirketler Grubu Yürütme Kurulu BaÅŸkanı Tunç Korun, ÅŸirketlerinin baÅŸarılı performansını, geliÅŸtirdikleri yeni ürünleri ve hedeflerini dergimize a... Avrupa BirliÄŸi YeÅŸil Mutabakatı Sektör GörüşleriAvrupa BirliÄŸi YeÅŸil Mutabakatı konusunda, yapı malzemeleri sanayicilerine, sektörümüzün önde gelen firma temsilcilerine mutabakatın yaratacağı yeni d... Sıfır Enerjili Binalar'a UlaÅŸmak Hiç Zor DeÄŸilTürkiye'nin sadece binalarda kullanmak için her sene yaklaşık 15 milyar dolar enerji ithal ettiÄŸini dile getiren Zero Build Genel Sekreteri Özgür ... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.